CİMER’e gelen “tonu 70 lira olan değerli çakılın 23 liralık ucuz çakıl üzere ihale edildiği” tezi, mahkemeye intikal etti. CİMER’e yazan Sedat Eriş, ihale günü kelam konusu argümanlarıyla ilgili Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na cürüm duyurusunda bulundu. Uzman raporuyla gerecin elenmiş, işlenmiş dolgu gereci olduğu tespit edilirken Eriş, ihale 31.2 milyon lirayla sonuçlandığı için materyalin ucuz gösterilerek fiyatın düşürülmesi yüzünden şirkete en az 53 milyon lira haksız kar sağlandığını, devletin de 53 milyon TL ziyana uğratıldığı sav etti.
Sözcü’den Erdoğan Süzer imzalı habere nazaran, Antalya Vilayet Özel Yönetimi, Konyaaltı Boğaçayı deresinde stoklanmış 1.2 milyon ton ‘kum-çakıl’ malzemeyi satmak için 21 Aralık’ta ihale açtı. Yönetim, materyalin ton fiyatı olarak 23 lira 56 kuruş muhammen bedel belirledi. İhaleye yalnızca Kırmızı Beyaz isimli bir firma katıldı ve ton fiyatını 26 liraya çıkardı. İhale evrakı onay için Antalya Valiliği’ne gönderildi. Lakin ihaleden 4 gün evvel, 19 Aralık tarihinde CİMER’e ihbar başvurusu yapıldı. Başvuruyu yapan Estaş A.Ş. isimli firmanın sahibi Sedat Eriş, materyalin tonu 70 lira olan işlenmiş, elenmiş nitelikli dolgu materyali olduğunu lakin ihale şartnamesine güya elenmemiş, işlenmemiş 23 liralık gereç üzere yazılarak kamunun en az 60 milyon lira ziyana uğratılacağını yazdı. Eriş ayrıyeten, gerecin taşınma mühletinin şartnameye çok kısa yazılarak ihaleyi iştirakin engellendiğini, sınırlama yüzünden ihaleye yalnızca Kırmızı Beyaz Gayrimenkul isimli firmanın katılıp ihaleyi alacağını CİMER’e yazdı. 4 gün sonra ihale yapıldı, sav edildiği üzere yalnızca Kırmızı Beyaz firması teklif verip kazandı. Eriş, ihale günü de Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihaleye fesat karıştırma ve vazifesi berbata kullanma argümanıyla cürüm duyurusunda bulunup dokümanları savcılığa verdi. Eksper raporuyla materyalin elenmiş, işlenmiş dolgu gereci olduğu tespit edildi.
CİMER’e ve savcılığa yapılan kabahat duyurularında materyalin işlenmiş, elenmiş dolgu gereci olduğu, ton fiyatının 70 liradan satıldığı, hasebiyle gerçek kıymetinin 84.3 milyon TL olduğu tez edilmişti. İhale 31.2 milyon lirayla sonuçlandığı için materyalin ucuz gösterilerek fiyatın düşürülmesi yüzünden şirkete en az 53 milyon lira haksız kar sağlandığı, devletin de 53 milyon TL ziyana uğratıldığı argüman edilmişti.