ANKARA (İGFA) – Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, üretim merkezlerinin hammadde, yarı mamul ve en son eserlerini taşımak için fabrikalara direkt irtibat sağlayan iltisak sınırlarının; endüstrici, üretici ve ihracatçıların rekabet gücünü artırdığını vurgulayarak Türkiye’nin ulusal demiryolu ağı üzerinde 439 kilometre uzunluğunda 286 iltisak sınırının bulunduğunu aktardı.
Bakan Uraloğlu, bu hatlar ile gerçekleştirilen taşımaların tüm demiryolu yük taşımalarının yaklaşık yüzde 45ini oluşturduğunu vurguladı.
Uraloğlu, 2024 yılının birinci 8 ayında demiryolları ile toplamda 17 milyon 449 bin 75 ton yük taşındı. Bu 8 aylık müddette 7 milyon 842 bin 981 ton yük ise iltisak sınırları ile taşındı. Bu sayının yıl sonunda 11,5 milyonu geçeceğini varsayım ediyoruz. dedi. Bakan Uraloğlu, 2053 yılı amaçları doğrultusunda kara yollarındaki yüzde 72’lik yük nakliyeciliği hissesini yüzde 57’ye düşürmeyi, demir yollarının yüzde 5 olan nakliyecilik hissesini ise yüzde 22’ye yükseltmeyi planladıklarının da altını çizdi.
Bakan Uraloğlu, ayrıca Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (AYGM), TCDD ve TCDD Taşımacılıkın yanı sıra dal paydaşlarıyla da iltisak çizgilerinin sayısını artırmak için ortak çalışmalar yürüttüklerini kaydetti.
Toplam uzunluğu 13,3 kilometre olan Gelemen-Tekkeköy ve Yenikent-Kazan Sodadaki iltisak sınırlarının üretim çalışmalarının devam ettiğini söz eden Bakan Uraloğlu, yük taşımacılığında demiryolu hissesinin artırılmasının kritik kıymete sahip olduğunu vurguladı. Bakan Uraloğlu, “Toplam uzunluğu 439 kilometre olan iltisak sınırlarına 12. Kalkınma Planı gayeleri doğrultusunda 74,5 kilometresi TCDD tarafından 141 kilometresi AYGM tarafından olmak üzere toplam 215 kilometre ek ederek, lojistik merkezlerinin, fabrika, sanayi, OSB ve limanlara kontaklarının sağlanması hedefiyle toplam iltisak sınırı uzunluğumuzu 654 kilometreye çıkartmayı hedefliyoruz”. diye konuştu.
Türkiye’de demiryolu ile yapılan yük nakliyatının kıymetine değinen Bakan Uraloğlu, demiryollarının çevre dostu, düşük maliyetli ve muteber bir nakliyecilik alternatifi olarak her vakit öne çıktığını söz etti. Demiryolu nakliyatının Türkiye’nin endüstrileşme sürecindeki kritik rolüne de vurgu yapan Uraloğlu, demiryolu ile yapılan taşımalarda iltisak sınırlarının, eserleri ulusal demiryolu ağına ulaştırmak için kıymetli bir vazife gördüğünün altını çizdi.